22 Ocak 2008 Salı

Portakalın Faydaları


Portakal: C Vitamininden Çok Daha Fazla...


Portakalın yararı C vitaminiyle sınırlı değildir. O, içerdiği 20 den fazla cevherlerle,manavlarda değil,eczanelerde satılması gereken gerçek bir ilaçtır,iksirdir...Hem besler,hem korur,hem de pek çok önemli hastalıkta,etken maddeleri bilinçli uygulandığında tedavi eder...


Portakalın kimlik Kartı


Portakal, turunçgiller familyasından bir ağaç. Boyu 2-10 metre arasında değişiyor. Yaprakları sert, dayanıklı ve düz kenarlı. Kabuklarından portakal esansı elde ediliyor. Eczacılıkta ve gıda sanayisinde kullanılıyor. Çiçeklerinden de portakal çiçeği esansı yapılıyor. Portakalın çekirdekli ve çekirdeksiz çeşitleri var. Çekirdeksiz cins olan yafa portakalı Finike, Mersin ve Hatay'da yetişiyor. Kalın kabuklu ve uzunca meyveli. Kabuklarından reçel yapılır. Dörtyol portakalı ise çekirdekli. İnce kabuklu ve sulu. Washington, çekirdeksiz, Güney Anadolu ve Doğu Karadeniz'de Rize çevresinde yetişiyor.


İlaç gibi...


Kar, kış, soğuk ve kaçınılmaz olarak peşimizi bırakmayan grip, soğuk algınlığı... Hemen hepimiz portakalı grip tedavisinde kullanırız. C vitamini deposu olduğunu da biliriz. Ama hem C vitaminin yararları, hem de portakalın yararları bildiklerimizle sınırlı değil. Portakal C vitamininin yanı sıra B vitamini, potasyum, kalsiyum, magnezyum da içeriyor. Lifler, organik asitler ve şeker açısından da zengin. Ve tüm bu içerdiklerinin vücudumuza çeşitli yararları var. Portakal,kanseri önlemeden,kanı temizlenmesinden karaciğeri çalıştırmaya, cildi güzelleştirmekten anormal doğumları önlemeye kadar pek çok şeye yarıyor.


C vitamini


C ve B vitamini açısından zengin olan portakal, insana dinamizm veriyor. Portakal içindeki C vitamini ince ve kalın damarların yumuşak kalmasını sağlıyor. Damar tıkanıklığını önlüyor. Vücuttaki direnci arttırıyor. Kanın durulmasına ve temizlenmesine yardımcı oluyor. Hazmı kolaylaştırıyor. Enerji veriyor. Portakal reçeli ise karaciğeri çalıştırıyor. Yapılan araştırmalar, bacaklarda meydana gelen periferik damar hastalığının (Peripheral artery disease-PAD), damarlarda meydana gelen yağ birikmesinden kaynaklandığı ve kalp ile felç riskini de körüklediğini ortaya çıkardı. Araştırmalarda PAD hastalarında, PAD hastalığı olmayan insanlara göre iki kat daha fazla C vitamini eksikliği görüldü.Bir dizi başka araştırmada da, C, E vitaminleri ve beta-kerotenin,damar tıkanmalarını önleyici etkisi saptandı.


Folik asit


Portakalda B vitamini çeşidi olan folak ve folik asit de bulunuyor. Folik asit, hamilelik boyunca ve özellikle ilk üç ay çok gerekli. Bebekte Spina Bifida gibi anormalliklerin oluşmasını engelliyor. Alyuvarların oluşmasına yardımcı oluyor, aynı zamanda yemeklerdeki besleyici maddelerin vücut tarafından emilmesini sağlıyor. Folik asit, portakal suyunun yanı sıra yeşil yapraklı sebzeler, ciğer, yumurta, tahıllar, portakal suyu, maya ve bira mayasında da bulunuyor. Günlük doz kadınlar ve erkekler için 200 mikro gram olarak saptanmış. Regl döneminde kadınların günlük dozlarını 400 mikro gram kadar yükseltmeleri gerekiyor.


Lifler


Lifler ise, sindirim sistemini düzenliyor, bazı kanser türlerine ve kalp hastalıklarına yakalanma riskini azaltıyor.


Kullanımı


Vücudumuz C vitamini üretmiyor, bu nedenle dışarıdan almamız gerekiyor. Günlük C vitamini ihtiyacımız 50-70 miligram. Bir portakalda 90 miligram C vitamini bulunuyor. Sigara içenlerde ve enfeksiyonlar sırasında C vitamini ihtiyacı yaklaşık 2 katına çıkıyor.Sabah kahvaltısında içilen bir bardak portakal suyu, güne dinamik başlamak ve pek çok hastalıktan korumak için idealdir.


Bileşimi:


Yapısında C, B bir, B iki ve PP gibi çok sayıda vitamin, başta kalsiyum ve potasyum olmak üzere çeşitli madensel tuzlar ve oligo-elementler, meyve şekerleri ve karoten bulunan portakalın pekcok yararlan var. Portakal suyunun pembe ve kırmızısı daha yararlı


Portakal ve greyfurt suyunun pembe renkte olanı sarısından daha yararlıdır! Kırmızısı ise en iyisidir. Greyfurt ve portakalın iç renginin koyu kırmızı olması, bol bol ‘‘Likopen’’ içerdiğinin bir göstergesidir. Domateste de bol miktarda bulunan bu yararlı karotenoid, başta prostat kanseri olmak üzere pek çok kansere karşı koruyucudur. Likopen antioksidan aktivitesi de olan, cilt ve beden yaşlanmasını erteleyen son derece yararlı bir besindir.


Kan basıncı yüksekliği sorununuz varsa, damar tıkanma riskiniz mevcutsa, her gün düzenli olarak düşük dozda aspirin kullanmaya daha çok özen göstermelisiniz. Aspirini özellikle gece yatmadan evvel içmeyi tercih edin. Yeni çalışmalar böyle bir alışkanlığın hem daha iyi uyumanıza hem de daha güvenli bir kan basıncı kontrolüne destek sağlayacağını göstermektedir.


Cildi güzelleştirir:


Yapısında karoten bulunduğu ve kanı temizlediği için portakal aynı zamanda cildi güzelleştirir ve ona tatlı bir pembelik kazandırır. Güney Fransa'da ve İtalya'daki köylü kızları, ciltlerinin parlaklığı ve pembeliğini portakala borçlu olduklarını söylerler. Kabuklarındaki esans sivilcelere sürüldüğünde biraz yanma yapar ama 2 ayda ortadan kaldırır.


Soğuk algınlıklarına karşı doğal ilaçtır:


İçinde bol miktarda C vitamini bulunduğundan organizmayı grip ve nezle gibi kış hastalıklarına, soğuk algınlıklarına karşı korur.


Diğer yararları:


1. Kanı zehirlerden temizler.


2. Sanlığa ve karaciğer hastalıklarına karşı etkili bir doğal ilaçtır.


3. Bağırsakları yumuşak tutar.


4. Bedene güç ve enerji verir. Organizmanın vitamin ve madensel tuz gereksinimini karşılar. Özellikle gelişme dönemlerinde çocuklara bol bol portakal yedirmekte yarar vardır.


5. Portakal ağacı çiçeklerinin kaynatılmasıyla elde edilen su spazmı giderir, damar sertliğini ve felci önler.Portakal kabuk esansında da aynı olumlu etkiler mevcuttur.


PORTAKALI ÖZETLERSEK:


Bileşimindeki etken maddeler


C vitamini
Karbonhidrat
Potasyum
Folik Asit
Bioflavin


Genel faydaları:


Soğuk algınlığı, grip, kas incinmesi, kalp hastalıkları ve felçten korur,
Portakal suyundaki bir antioksidan olan bioflavin damarları ve kılcal damarları güçlendirerek kalbin zarar görmesini engeller, ezik ve çürüklerin daha çabuk iyileşmesini sağlar,
İçerdiği C vitamini ve folik asit sayesinde öksürüğü azaltır,
Kanın pıhtılaşmasını,mide ve pankreas kanserini önleyici etkisi vardır,
İçerdiği yüksek potasyum tansiyonun dengelenmesine yardımcı olur.Aynı zamanda,içerdiği potasyum, cildin kuruyup kırışıklıkların oluşmasını da önler,
Çocukların hastalıklardan korunması ve fiziksel gelişiminin tam sağlanması için gerekli olan cevherler dolu bir meyvedir.
Kabuklarında bulunan uçucu maddenin bazı kanser türlerinin tedavilerinde çok önemli iyileştirici bir madde olduğu bilimsel olarak kanıtlanmıştır.
Özetle;portakalı ve diğer narenciye ürünlerini birer hayat iksiri olarak görmeli ve bütün yıl boyunca mutlaka bol tüketmelisiniz.Portakalın gerçek değeri daha ileri yıllarda anlaşılacaktır



Portakal Suyu

Bağışıklık sistemini güçlendirerek bizleri soğuk algınlığı ve gripten koruyan meyvelerin başında portakal gelir. İçerdiği C vitamini ve folik asit sayesinde öksürüğü azaltır. Bunların dışında da, portakal suyundaki bir antioksidan olan bioflavin damarları ve kılcal damarları güçlendirerek kalbin zarar görmesini engeller. Portakal suyunda bulunan yüksek miktardaki potasyum tansiyonun dengelenmesine yardımcı olmakla kalmayıp aynı zamanda cildin kuruyup kırışıklıkların oluşmasını da engeller. Ayrıca, içerdiği vitaminler ve antioksidanlar sayesinde portakal, kanın pıhtılaşmasını, mide ve pankreas kanserini engeller ve ezik ve çürüklerin daha çabuk iyileşmesini sağlar.

21 Ocak 2008 Pazartesi

Porselen Demlik Çay Saati Etkinliği 11 Çikolatalı Meyva Parçacıklı Mini Kek


Bu çikolatalı mini kekler çok telaşlı bir zamanda yapıldı.Ablama 2 saatliğine uğramıştık.Onlar kısırla uğraşırken bende diğer ablamla bu kekleri yaptım.Birinci tepsiyi fırından çıkarıp tadına baktık, ikinci pişerken biz eve doğru yola koyulmuştuk.
Malzemeler

3 yumurta
1 su bardağı yoğurt
1 su bardağı sıvı yağ

1 su bardağı şeker

1,5 çay bardağı meyve şekerlemesi

1 vanilya

1 kabartma tozu

1 limon kabuğu rendesi

Aldığı kadar un

50 gr. sütsüz çikolata

Yapılışı:

Önce yumurta ve şekeri çırpıyoruz ardından, yoğurt ve sıvı yağı da ekleyip biraz daha çırpıyoruz.Kuru malzemeleri de ekleyip kalıplara döküyoruz.


Çikolatayı ortaya hafifçe bastırıyoruz ve fırına veriyoruz.
(Kekler fırından çıktığın da çikolata erimiş olduğu için güzel oluyor ama bir süre sonra dogal olarak sertleşiyor.Bence böyle de güzel.)

AFİYET OLSUN






18 Ocak 2008 Cuma

Elmanın Faydaları


Meyvelerin Sultanı:

Kökeni Doğu Avrupâ'dır. Çok çeşidi
olan elma eski çağlardan beri bilinen bir
meyvedir. Tedavi edici özellikleri açısından
en eski yazarlar bile elma kürünü övmekteydi. Bu meyvede vitaminler, sindirilebilir şeker, bedenin dengesi için çok gerekli enzimler, temel asitler ve hayatın kendisi olan (potasyum, sodyum, kalsiyum magnezyum, fosfor gibi) madenler bulunmaktadır.

Elma, hemen her yerde yetişen, beyaz
veya pemhe çiçek açan, boyu değişik yük-
seklikte olan ağacın meyvesidir. Çeşitlı renk
te hoş kokulu bir meyvedir. Ekşi, tatlı, may-
hoş dan değişik tadlarda ve kımızıdan pem-
beye, sarıya kadar değişen renk tonlarıyla şi-
fa dolu bir meyvedir.

Günümüzün şifalı bitkiler uzmanı M. Messegue, 'Eğer bir tek ağacınız olacaksa, onun elma ağacı olmasını tercih edin. diyerek elmayı soframızdan eksik etmememizi tavsiye etmektedir.

Memleketimizde Golden, Sterkin, Misket Amasya, Gümüşhane, Niğde ve Ferik Elması gibi birçok çeşidi vardır.
Dünyada ise 5 binden fazla türü bulunmak-
tadır.

Taze ve kurusundan komposto, marme-
lat, pekmez, sirke, elma çayı gibi çok çeşitli
şekilleriyle halk arasında kullanılmaktadır.

Elmada neler var?

Bir orta boy elma (100 gr) 50 kaloridir.
Su 85.6 gr, protein 0.2 gr, yağ 0.3 gr, şeker
10 gr, lif 2 gr, potasyum 127 mğr, fosfor
13 mgr, magnezyum 8 mgr, kalsiyum 7
mgr, kükürt 4 mgr, sodyum 2 mgr bulunur.
Ayrıca A, B1, B2, PP, B5, B6, C, E vitamin-
leriyle çinko, iyot, kobalt, klor, silisyum ve çe-
şitli organik asitler mevcuttur.

Elma kalbi korur!

Meyvelerin sultanı diye bilinen elma bir-
çok derde deva olduğu gibi, kalbe de çok iyi
gelir. Çünkü elma kandaki kolesterol oranını
düşürür. Dalağın kan yapmasını sağlar. Çalı-
şırken devamlı olarak oturanlara, şişmanlara,
kanı fazla koyu olanlara elma son derece
faydalıdır.

Demir, C vitamini ile birleştiğinde organiz-
ma tarafından mümkün olduğunca iyi şe-
kilde emilir. Elmada her ikisi de olduğundan
demir eksikliğine bağlı kansızlıkta faydalıdır.

Kan şekerini düşürür!

Elma, şeker hastalarının ve kan şekerinin
yükselmesini istemeyen kişilerin tercih etme-
si gereken ilk meyvedir. Meyve şekeri (frük-
toz) ihtiva ettiği için kan şekerini yükseltmez.
Elma tansiyonu da düşürür. Yine elma-
nın güzel kokusu sayesinde sinirler gevşer,
insan rahatlar ve böylece tansiyon da düşer.

Zayıflamak için ideal

Elma kandaki şekeri geçici olarak yük-
selttiği için ve pektinler mideye doygunluk
verdiğinden kendimizivtok hissederiz. Eğer
diyet yapıyorsak, bol bol elma yememizde
fayda var. Böylece hem kilo vermiş, hem de
sağlıklı kalmış oluruz. Kısacası zayıflamak için
mükemmel bir meyvedir.









Elma nefesi rahatlatır!

İngiliz tıp dergisi Tho-
rax'da yayınlanan bir çalışma, haftada en az beş Elma yiyenlerin daha kolay nefes aldığını göstermektedir.

Bol taze meyve, özellikle elma yemekle akciğer kapasitesi artıyor. Hergün bir elma yiyenlerin
hiç elma yemeyenlerden daha fazla nefes
verebildiklerini gösterdi. Yani daha sağlıklı ol-
mak içn elma yemek gerekli.

Günde bir elma

Elma sindirimi kolay, bol C vitamini ihti-
va eden (özellikk kabuğuyla yenildiğinde) ve
şeker hastalarına bile tavsiye edilen düşük
kalorili bir meyvedir.

İngiltere'deki Milli Kanser ve tıp Araştır-
ma Merkezi'nin her gün elma yeme alışkan-
lığı olan 2 bin kişiyi kapsayan ve 77 yıl süren
araştırması elmanın (yanı sıra taze meyve-
nin) önemli faydasını gözler önüne serdi.
British Medical Journal adlı tıp dergisin-
de yayınlanan araştırma sonuçlarına göre
hergün başta elma olmak üzere taze meyve
yeme alışkanlığı olanlarda inme (felç) riski
böyle bir alışkanlığı bulunmayanlara oranla
yüzde 32 az.

Her gün bir elma yemek ayrıca kalp krizi
riskini yüzde 24 oranında düşürmektedir.
Elma ayrıca yüksek tansiyon, adele ağrı
ları, böbrek taşlarına karşı birebir. İdrar yolla-
rını açıyor, gastrit ve ülsere de iyi geliyor.
Yemeklerden sonra yenen elma, çoğu
zaman diş fırçalamak gibi etki yapar. Çünkü
elma çiğnenirken dişlerin arası çok iyi bir şe-
kilde temizlenir.

Yatmadan önce yenirse dişlerin beyaz
kalmasını sağlaması yanında yatıştırıcı etki-
sinden dolayı uykuyu kolaylaştırır, baş ağrısı-
na iyi gelir.

Protein, vitamin ve doğal kimyasallar sa-
yesinde sindirime yardımcı olur ve kolaylaştı-
rır. Bağırsak sorunu çeken kişiler için denge-
leyici ve normalleştirici bir besindir. Kabızlık
sorunu olanlara çok faydalıdır. Bağırsak kan-
serlerini önleyici etkisi vardır.

İçindeki C vitamini ve pektin her derde
devadır. Kolesterolü düşürür, sindirim siste-
mini düzenler, idrar yollarındaki problemlere
yardımcı olur.

Elma kürü yapmakla gut, böbrek, mesane
hastalıkları ve hemoroitte şifa elde edilir.

Elma yemek için 8 sebep

1-Sabahları hiçbir şey yemeden evvel el-
ma yendiğinde kanı temizler ve toksinleri at-
mayı sağlar.

2- Isırarak ve kabuğuyla yenirse dişleri
temizler ve diş etlerini güçlendirir.

3- Uykudan önce yenirse rahatlatır ve
kolay uyumayı sağlar.

4- Yeşil, hafif ekşi olanları mide bulantı-
larını önler.

5- Gastritten kaynaklanan yanmaları ha-
fifletir.

6 Kabuğuyla pişirildiğinde bağırsakları
çalıştırır ve yumuşatır.

7-Bal ekleyerek pişirildiğinde enerji verir.

8- Ortasına biraz marmelat ekleyip fırın-
da pişirildiğinde, özellikle rejim yapanların
tatlı yeme arzusunu giderir.

Elmanın özellikleri

- İçinde bulunan mineral tuzlar sayesin-
de idrar sökücü ve kanı temizleyici özelliği
vardır. Ayrıca ürik asite ve romatizmalara
karşı güçlendiricidir.
-Vitaminler ve mineral tuzlar aynı za-
manda enerji ve tazelik verir.
-A vitamininin varlığı solunum yollarını,
sinir sistemini, kan damarlarını ve cildi sağlıklı
tutar.
-Organik asitler sayesinde hem midenin
çalışma düzeni hızlanır, hem de gastrite kar-
şı mücadele verilir.
- İçindeki kükürt ve tanin sayesinde de-
zenfektandır ve bakterilere karşı korur.
- Sindirimi kolaylaştırdığı gibi kalbi de
güçlendirir..

Kaynak:http://www.davetci.com/bitki_elma.htm



Astımdan Korur

Annelerin gebelikleri sırasında tükettikleri yiyeceklerden, çocukların astıma yakalanmasında koruyucu etkiye sahip tek gıda elma.
Hamilelik sırasında annenin yediği elma, bebeği astımdan koruyor. Hollandalı ve İskoç bilim adamlarının gerçekleştirdiği araştırmada; annelerin gebelikleri sırasında tükettikleri yiyeceklerden, çocukların astıma yakalanmasında koruyucu etkiye sahip tek gıdanın elma olduğu tespit edildi.












Balık da faydalı

Thorax dergisinde yayımlanan araştırmada, anneleri haftada 4′ten fazla elma yiyen çocukların astıma yakalanma riskinin, haftada hiç ya da bir elma yiyen annelerin çocuklarından yüzde 53 daha az olduğu belirtildi. Araştırma ayrıca, hamilelik sırasında balık yemenin, çocuklarda egzamaya yakalanma olasılığını azalttığını gösterdi. Haftada bir kez ya da daha fazla balık tüketen gebelerin çocuklarında, diğerleriyle kıyaslandığında egzama riskinin yüzde 43 daha az olduğu açıklandı.

17 Ocak 2008 Perşembe

Gül Böreği


Bu tarifim çok pratik ve bir o kadar da güzel.Ben 6 yufkadan yaptım ve bir bölümünü dondurucuya koydum isterseniz malzemeyi yarıya indirebilirsiniz.
Malzemeler:
6 yufka

1 çay bardağı sıvı yağ (yufkaya sürmek için)
İç malzemesi:

750 gr. beyaz peynir

Yarım demet maydanoz

Üzeri için.

2 yumurta sarısı

Çörek otu

Yapılışı:

Yufkaları dörde kesiyoruz.İç malzemeden uç kısmına koyup, 1 tatlı kaşığı da yağ sürüp rulo yapıyor ve gül şekli veriyoruz.Gül şeklinin bozulmaması için kürdan saplıyoruz.Tüm yufkalar bitince bir kaba dizip üzerini örtecek kadar suyla dolduruyoruz.1 saat sonra suyun içinden sıkarak çıkarıp yumurtasını ve çörek otunu sürdükten sonra pişiriyoruz.






Porselen Demlik Çay Saati Etkinliği 10




Piramit pasta pratik bir tarif, 30 dakika da hazırlayabiliyorsun.Şu sıra sürekli pasta yapmak istiyorum.Yazın neredeyse hiç pasta yapmadım, acısını çıkarıyorum galiba :) Bu hafta ki ev sahibimiz womentuana , kolaylıklar diliyorum.


Malzemeler:


2 paket pötibör bisküvi

1 paket kakaolu puding + 3,5 su bardağı süt

1 paket krem şanti + 1 su bardağı süt

2 muz


Süslemek için:


Ceviz

Çikolata


Yapılışı:


Bisküvilerimizi streç film serdiğimiz düz bir zemine boyu 3, eni 6 (eni yedi de olabilir) sıra olacak şekilde diziyoruz.Tarife göre pişirip ılıttığımız pudingin üçte birini bisküvilerimizin üzerine yayıyoruz.Bu şekilde üst üste üç sıraya tamamlıyoruz.Muzları orta sıradaki bisküvilerin üzerine yerleştiriyoruz.Streç filmi dört ucundan kaldırarak piramit şeklini veriyoruz (Bu şekilde dondurucu da 10 dakika kalırsa üzerine krem şantiyi sürmek daha kolay oluyor) Streç filmi indirip bir bardak sütle çırptığımız kremşantiyi sürüyoruz.istediğimiz gibi süsleyip 3-4 saat sonra servis yapıyoruz


Not:Bisküvileri sütle ıslatıp dizersek yarım saat sonra servis yapabiliriz.


AFİYET OLSUN




11 Ocak 2008 Cuma

Elmalı Kurabiye

Elmalı kurabiyeyi uzun zamandır yapmamıştım, çünkü ablam yapar biz de yerdik :)
Artık benim de yapmamın zamanı geldi dedim ve kolları sıvadım.Mis gibi oldular valla.

Malzemeler:

1 paket margarin
1,5 çay bardağı pudra şekeri
1 çay bardağı yoğurt
1 vanilya
1 kabartma tozu
Aldığı kadar un

İç Malzemesi:

5 orta boy elma
1 su bardağı ceviz içi
1 tatlı kaşığı tarçın
4 yemek kaşığı toz şeker (şekeri damak zevkinize göre ayarlayın)

Yapılışı:

Oda ısısındaki margarin, şeker ve yoğurdu karıştırıyoruz, vanilyayı da ekliyoruz.Kabarma tozu ve unu da ekleyip güzelce yoğuruyoruz.Hamurumuz dinlenirken iç malzemeyi hazırlamak için elmaları soyup rendeliyoruz.Elmaların üzerine şekeri ve tarçını da ekleyip kısık ateşte suyunu çekene kadar pişiriyoruz.Pişen harcımıza ceviz içini de ekleyip soğumasını bekliyoruz.Diğer yandan hamurumuzu 5 eşit parçaya bölüyoruz.Yufkadan biraz daha kalın olucak şekilde açıp 8 parçaya kesiyoruz.Harcımızdan koyup sarıyoruz ve pişiriyoruz.Fırından çıkınca üzerine pudra şekeri serpiyoruz.

AFİYET OLSUN

10 Ocak 2008 Perşembe

Tuzlu Kurabiye



Kıtır kıtır mis gibi bir kurabiye bu.Çeşnili kabartma tozu almıştım, ne zamandır kullanmak istiyordum, kısmet bugüneymiş.


Malzemeler:


1 margarin (250 gr.)


2 yumurta

1 su bardağı yoğurt


1 su bardağı sıvı yağ


2 çeşnili kabartma tozu


1,5 tatlı kaşığı tuz


Aldığı kadar un

Üzeri için
2 yumurta sarısı
Çörek otu

Yapılışı:
Margarin, yumurta akı, yoğurt, sıvı yağ ve tuzu karıştırıyoruz.Unu yavaş yavaş eleyerek hamuru yoğuruyoruz.Çeşnili kabartma tozunu da unla beraber ekliyoruz.Hamur kulak memesi (aslında bu tabir bana çok komik gelir :) ) kıvamına gelince, hamuru 20 dakika dinlendirdikten sonra istediğimiz kalıplarla şekil veriyoruz.
AFİYET OLSUN

9 Ocak 2008 Çarşamba

Fıstıklı Revani


İlk tarifim tatlı olsun istedim, tatlı yiyelim tatlı konuşalım.

Malzemeler:

3 yumurta

1 su bardağı sıvı yağ

1 su bardağı yoğurt

Yarım su bardağı toz şeker

1 vanilya

1 kabartma tozu

1 su bardağı antep fıstığı

Un, irmik

Şerbet için:

2,5 su bardağı su

2,5 su bardağı şeker

Yarım limonun suyu

Yapılışı:

Önce yumurta ile şekeri 3-4 dakika çırpıyoruz.Sıvı yağ ve yoğurdu da ekleyip çırpmaya devam ediyoruz.Vanilya, kabartma tozu ve 1 s.bardağı unu ve 1 s.bardağı irmiği karışıma ekliyoruz.eğer karışım çok akıcı olmuşsa un ve irmikten eşit bir şekilde yeterince ekliyoruz.Son olarak iri dövülmüş antep fıstığını ekleyerek sıvı yağla yağladığımız tepside pişiriyoruz.


AFİYET OLSUN



5 Ocak 2008 Cumartesi

Herkese Merhaba


Herkese merhaba, artık bende blogger'dayım.Önceki adresim http://yasemenlesiniz.blogcu.com/ ben de blogcunun bitmeyen sorunlarından yoruldum ve artık tariflerimi yayımlamaya buradan devam edicem.